Mimarlık Bölümü Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.11779/1947
Browse
Browsing Mimarlık Bölümü Koleksiyonu by Author "Eren, Başak"
Now showing 1 - 3 of 3
- Results Per Page
- Sort Options
Article İstanbul’da Kentsel Artikülasyonun İnşaya Yardımcı İkincil Yapılar Üzerinden Okunması(2019) Eren, Başak; Kalender, Hande; Aggündüz, AtılGünümüzde sermayenin baskın düzeni ve hızlı üretim-tüketim dinamikleri, kentlerin sürekli yıkılıp yeniden inşa edilmesine yol açar. Yıkım-yapım eylemlerinin sürekli tekrarı ile kentler dev inşaat sahalarına döner ve hiç bitmeyen inşaatlar kentin görünür birer parçası haline gelir. Kentsel politikaların bir aracı olan kentsel dönüşümlerle, küresel bir kent olan İstanbul’da sürekli yıkılıp yeniden yapılarak hızlı bir değişimin içindedir. Yıkım-yapım eylemlerinin sürekli karşılaşılan bir döngü haline gelmesi; yıkılan ‘başlangıç’ ve yapılan ‘sonuç’ tan öte, geçirdiği değişim sonrasında oluşan imgeler üzerinden kenti okunur hale getirir. İstanbul’daki hızlı değişimin izleri, yıkım-yapım süreçlerinde aktif rol oynayan, kentsel dokuya ve yapıya eklenerek süreçlerin kuvvetli fiziksel temsillerini oluşturan, eylem bittikten sonra sökülen “inşaya yardımcı ikincil yapılar” üzerinden sürülebilir. Bu geçici yapıların kentin sonsuz artikülasyon halinin okunmasını sağlayan izler olduğu ve süreci şekillendirdiği düşünülmektedir. Araştırmanın amacı; inşaya yardımcı ikincil yapılar üzerinden, İstanbul’da kentsel artikülasyonun izlerini sürmektir. Genellikle mimari literatür tarafından göz ardı edilen inşaya yardımcı ikincil yapılar, sürekli değişen ve dönüşen kentlerin imgesi haline geldiği için önemlidir. Geçici olmalarına rağmen yıkım ve yapım sürecinde eklendikleri yapıların formları, yapım süreçleri ve kentsel belleğinin değişimi hakkında bilgi verirler. Bu nedenle, ikincil yapıların tasarımın bilgi alanı içerisinde tartışılması ve buna göre yeni perspektifler geliştirilmesi önemlidir. Araştırmaya, belli bir zaman aralığında İstanbul’da gerçekleşen yıkım-yapım faaliyetlerinin yoğun olduğu bölgeleri çıkaran haritalama çalışmasıyla başlanmıştır . Haritalama sonrasında belirlenen rotalardaki yıkım-yapım eylemlerinin zamansal değişimini ve ikincil yapıların bu değişimdeki etkisini gösteren sokak silüetleri oluşturulmuştur. Ayrıca bu rotalarda yer alan ikincil yapılar değişen fonksiyon ve ilişki çeşitlerine göre farklı kategoriler altında toplanmıştır. Fonksiyonları üzerinden kategorize edilen ikincil yapılar doğal olarak arkalarındaki yapı ve bulundukları konumda, etkileşime geçtikleri dinamiklerle anlam kazanırlar. Bulundukları yerin özelliklerini yansıtan kritik örneklerle yapılan maddesel ve zamansal araştırmalar üzerine, yıkım yapım sürecindeki kentsel bellek ve mekân incelemesi yapılmıştır. Daha sonra bu incelemeler, çok katmanlı ve eylem sürecini içeren diyagramlar haline getirilmiştir. Araştırmanın sonuç bölümünde, alan çalışması ile belirlenen yapıların yapımından yıkımına kadar -özellikle son 10 yıllık sürecine ait- sosyo-politik, ekonomik ve fiziksel değişimlerinin bulunduğu diyagramlar çakıştırılıp, üst üste binen durumlar tartışılmıştır. Bu araştırma ile özellikle inşaya yardımcı olan ikincil yapıların; yıkım yapımın baskın ve şekillendirici güç olduğu metropollerde, kentsel artikülasyonun neden olduğu fiziksel ve zihinsel dönüşümleri okumada kuvvetli ve güncel bir rehber olarak kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.Article Kriz Halinde ve Krizleriyle Mimarlık Eğitim Ortamı(Mimarlar Odası, 2019) Serdar Köknar, Burcu; Avcı, Ozan; Eren, Başak; Beril, SarısakalBeklenmedik bir anda ortaya çıkan ve genellikle olumsuz gelişmeleri nitelendirmek için kullanılan “kriz” kavramı, yeni fırsatlar yaratılmasına olanak tanınması bağlamında olumlu çağrışımlar da yapmaktadır. Tıp alanında yaygın olarak kullanılan kriz, hastalıklardaki dönüm noktasına işaret eder; bu dönemeç iyiye de kötüye de evrilme potansiyeline sahiptir. Köken olarak “karar vermek” anlamına gelen kriz, geçmişe ve geleceğe yönelik kararların yeniden sorgulanması gerektiğini de gündeme getirmektedir. Marc J. Neveu, “Crisis, Crisis, Everywhere” başlıklı yazısında Edmund Husserl’in 1936 yılında yazdığı “The Crisis of European Sciences and Transcendental Phenomenology” metnine referans vererek krizin öznel dünyamızla ilişkisini açıklamaya çalışır.(1) Husserl’in kısaca eleştirdiği şey, “bilimlerin nesnel modeli doğru olsa bile müşterek deneyimimizin zenginliğinin nedenini açıklayamamaları”dır. Husserl, bilimin sözde nesnel dünya görüşünü temel alan kavramın “yaşam dünyası” (lebenswelt)-müşterek yaşanan dünya- kavramı olduğunu öne sürer. Konuya bu perspektiften bakılırsa, öznelle nesnel arasında net bir ayrım yoktur. Krizde, nesnel olan yıkıldığında, bilim öncesi yaşam dünyası kalır ve Husserl’e göre bu, varoluş hissini iyileştirebilir. Dolayısıyla içinde yaşadığımız tek bir dünyadan bahsetmek yerine kendi deneyimlerimizle ürettiğimiz çoklu dünyalardan söz etmek mümkündür. Kriz anlarının bu çoklu dünyaların keşfini olanaklı hale getirdiği söylenebilir.İçinde bulunduğumuz zaman diliminin en güncel kavramlarından biri olan kriz, mimarlık eğitimi bağlamında da çeşitli konuların tartışılmasına aracılık eder: Dünyada yaşanan ekonomik, politik, ekolojik vb. krizlerin mimarlık mesleğine ve eğitimine yansımaları nelerdir? Eğitimde yaşanan krizler nelerdir? Eğitim pedagojileri öğrencilerin yaşadıkları krizleri aşmalarına ne kadar yardımcı olabilmektedir? Krizde üretim yapmak mümkün müdür? Bilginin erişiminin ve paylaşımının arttığı günümüzde, etik meseleler bir krize dönüşmekte midir? Türkiye özelinde yeni açılan üniversite ve yetersiz akademisyen ilişkisi nasıl bir krizi tetiklemektedir? Mimarlık eğitiminde dikte edilen standartlar ile aynılaşma bir tür krize mi işaret etmektedir? Ekonomik krizle yeni mezun mimarlar nasıl baş edebilirler? 2-3 Kasım 2018 tarihlerinde MEF Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi’nde düzenlediğimiz 47. Mimarlık Bölüm Başkanları İletişim Grubu (MOBBİG) toplantısında(2) bu ve benzeri sorular eş zamanlı yuvarlak masa toplantılarında, mimarlık eğitiminin tüm aktörleri ile birlikte yatay bir organizasyonla dünya, eğitim, üretim, akademisyenlik, öğrenci olmak başlıkları altında tartışıldı. Bu yazı, 47. MOBBİG toplantısının tüm aşamaları boyunca bizim zihinlerimizde tetiklediği sorular ışığında mimarlık eğitimindeki olası kriz hallerini olumlu ve olumsuz yönleriyle ortamın halleri, eğitimci olmak ve öğrenci olmak ara başlıkları ile tartışmayı hedefliyor.Research Project Tasarla Yap Stüdyosu 2018, Takip Projesi(MEF Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, 2018) Eren, Başak; Nardereli, Egemen- Takip, İbradı’nın en yüksek noktalarından biri olan Hisartaşı’na eklemlenen bir seyir ve dinlenme strüktürüdür. Alanın doğal kot farklarından faydalanarak farklı ihtiyaçlara cevap veren ve hakim manzaralara yönelerek çevreye hakim bir seyir alanı kurgul