Hukuk Fakültesi Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.11779/1935
Browse
Browsing Hukuk Fakültesi Koleksiyonu by Publication Category "Tez-Diğer"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadı ışığında sanatsal ifade özgürlüğü(Galatasaray Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kamu Hukuku Anabilim Dalı, 2017) Kejanlıoğlu, Atagün Mert; Çelik, Demirhan BurakSanatsal ifade özgürlüğü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarında ifade özgürlüğünü koruyan 10. madde kapsamında korunan bir özgürlüktür. Bu durum bu özgürlüğe özel olarak adanmış çalışmaların sayısını azaltmasına neden olmaktadır. Ayrıca özgürlüğün sınırlarını kesin olarak belirlemek zordur; çünkü sanatın tanımı üzerinde uzlaşma yoktur. Bu doğrultuda, Mahkemenin geliştirdiği korumanın sanat için yeterince koruyucu bir alan sağlayıp sağlamadığını göstermek için, sanatın ne olduğu ve nitelikleri tartışılacaktır. Bununla birlikte bu özgürlüğün kapsamı açıklanacak, bu kapsamın nasıl sınırlandığı ve AİHM'in yaklaşımının sanatın gereklerine uygun olup olmadığı ise AİHM içtihadındaki takdir marjı doktrini ışığında incelenecektir.Master Thesis Ceza hukukunda kadın ve haksız tahrik(Galatasaray Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kamu Hukuku Anabilim Dalı, 2017) Mermutluoğlu, Ceren; Evik, Vesile, SonayHaksız tahrik kadına karşı işlenen suçlar bakımından sıkça gündeme gelen bir indirim nedenidir. TCK md. 29'a göre, faile yönelik tahrik edici ve haksız bir fiil gerçekleştiren kişiye karşı işlenen suçlar bakımından, bu fiilden kaynaklanan öfke veya şiddetli üzüntü halinde hareket edildiği sürece, failin ceza sorumluluğunun azaldığı kabul edilmektedir. Failin haksız tahrik altında hareket ettiğinin kabul edilmesi için öncelikle, tepki suçunun mağduru olan kişi, faile yönelik olarak objektif anlamda tahrik edici ve haksız bir fiil gerçekleştirmelidir. İkinci olarak, tahrik edici haksız fiilin, failde öfke veya şiddetli üzüntüye neden olması gerekir. Son olarak ise tepki suçu, failin, mağdurun fiilinden kaynaklanan psikolojik durumunun etkisi altında gerçekleştirilmelidir. Çalışma kapsamında, kadına ilişkin uygulama bakımından önem arz eden konular olduğu düşünülerek haksız tahrikin, meşru savunma, töre saiki, tasarlama ve takdiri indirim nedenleri ile ilişkisi ele alınmıştır. Kadının mağdur olduğu suçlar bakımından uygulamanın cinsiyetçi bir perspektife sahip olup olmadığı incelenirken, şiddete maruz kalmış kadının, kendisine karşı sürekli olarak şiddet uygulayan erkeği, pasif konumda olduğu bir anda öldürmesi durumu meşru savunma kapsamında incelenerek, karşılaştırma yapılmıştır.Master Thesis Devre Tatil Sözleşmelerinde Tüketicinin Korunması(İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Özel Hukuk Anabilim Dalı, 2018) Özçelik Özer, Nesli Şen; Baysal, Başak Zeynep6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 50 düzenlemesi ve kaynağını bu hükümden alan Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği, devre tatil sözleşmelerinde tüketicinin korunmasının temelini oluşturmaktadır. Devre tatil sözleşmelerinin birden çok dönemi içerecek şekilde ve zaman zaman ön ödemeli olarak kurulması, birden çok edim barındırması ve tüketiciye benzer hizmetlerin çok çeşitli hukuki temeller çerçevesinde sunuluyor olması, devre tatil sözleşmelerinde tüketicinin korunmasının özel olarak düzenlenmesini gerekli kılmıştır. Bu tez çalışmasında öncelikle uygulamada karşılaşılan çeşitli devre tatil modelleri tanıtılarak, daha sonra Türk tüketicinin korunması mevzuatı çerçevesinde devre tatil sözleşmelerinin tanımı yapılacak, unsurları ve tarafları tespit edilecektir. Bu çerçevede, devre tatil sözleşmelerinin kurulmasından önce, kurulması esnasında ve kurulmasından sonraki aşamalar dikkate alınarak tüketicinin faydalanabileceği korumalar incelenecektir.Master Thesis Executive remuneration under the EU law and the Turkish law(Leiden University, European and International Business Law (Advanced LL.M.), 2018) Özcanlı, Fatma Beril; Masouros, PavlosCommission’s proposal on the amendment of the Shareholders Rights Directive points that the regime under the current remuneration system based on the alignment of the shareholders’ interest with the company’s’ is not working out anymore. With regards to that fact the proposal suggested amendments to enhance shareholders oversight. These amendments can be identified as the promotion of the say on pay on the remuneration policy and remuneration report. And furthermore, the previous Recommendations have also set the criteria to determine the amount of remuneration. On the other hand the regime under the Turkish Law is quite different than the EU-system. Remuneration of the directors can be designed based on a general assembly meeting decision or on a provision in the articles of association of the company. Besides the corporate governance principles, there is no criteria set for the companies to determine the material amount of the remuneration.Master Thesis İngiliz ve Türk Yargılama Hukukunda Sözlülük İlkesi(İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Özel Hukuk Anabilim Dalı, 2018) Alpay, Ece; Deren Yıldırım, NevhisMedeni usûl hukukunda sözlülük ilkesi, yargılama faaliyeti boyunca çeşitli görünümlere sahiptir. Sözlülük ilkesi hüküm temelini oluşturacak dava malzemesinin sözlü olarak sunulmasını ifade ettiği gibi, ayrıca yargılamanın şekli anlamda yürütülmesini kolaylaştıran bir enstrüman olarak da karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmada sözlülük ilkesinin yargılamada ne ölçüde rol oynadığı ve ne ölçüde kısıtlandığı incelenecektir. Tez, giriş ve sonuç bölümü hariç iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölümün birinci kısmı sözlülük ilkesinin tarihsel temellerine ayrılmıştır. İkinci kısımda ise öğretide ileri sürülmüş görüşlerden istifâde edilerek sözlülük ilkesinin tanımı ve doğrudan bağlantılı olduğu diğer ilkelerle ilişkisi ele alınacaktır. İkinci bölümde ise sözlülük ilkesinin yargılama aşamaları boyunca nasıl tatbik edildiği detaylı olarak açıklanacaktır. Çalışmada İngiliz ve Türk hukuku mukayeseli olarak ele alınmış, böylece ilkenin Anglo-Sakson hukuk ve Kıta Avrupası hukukundaki farklı görünümleri ortaya konmaya çalışılmıştır.Master Thesis Le Président de la République dans les systèmes politiques turc et français(University of Paris 1 Pantheon-Sorbonne, 2016) Kejanlıoğlu, Atagün MertThe President of Republic is becoming the central figure of the political system compared to the Prime Minister in Turkey, as it is in France, primarily as a result of the constitutional amendments regarding the election of the President of Republic by universal suffrage. However, French and Turkish Constitutions contain elements necessary to qualify these regimes as parliamentary. Both in Turkey and in France, the President of Republic has considerably important powers compared to classical parliamentary regimes as the President is entitled to use some of its powers without the counter signature of the Prime Minister. This, albeit crucial, is not enough to explain the role of the President of Republic within these political regimes. By distinguishing the political regime - defined as the regime established by the Constitution - and the political system - defined as the system that appears in practice - we are able to offer a more detailed insight to the predominance of the President in these systems. In this vein, the submission of the Prime Minister and the Cabinet to the President, and the weakening of the Parliament will be studied within the “system of determining variables” proposed by Professor Marie-Anne Cohendet. The analysis will focus on issues such as the legitimacy of the President gained by universal suffrage, the election calendar, electoral system, party systems, traditions, and historical background behind the Constitutions and amendments.Master Thesis Türkiye’deki Suriyeli kadın ve çocuk mültecilerin uluslararası hukuki sorunları(Özyeğin Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kamu Hukuku Bilim Dalı, 2017) Elmas, Nergiz; Caşın, Mesut HakkıYaşadığı toprakları ekonomik, siyasi, askeri baskı, şiddet ve zulüm nedeniyle terk ederek güvenlik ve huzur içinde olunacağı ümit edilen başka topraklara göç etme olgusu insanlık tarihi kadar eskidir ve çağlar boyunca devam etmiştir. Özellikle iki büyük dünya savaşının yaşandığı 20. yüzyılın ilk yarısında milyonlarca insan bu savaşlara bağlı olarak zorunlu göçler yaşamışlar, sığınmak zorunda kaldıkları ülkelerde de çeşitli hukuki ve sosyal sorunların ortaya çıkmasına neden olmuşlardır. Devletler, sosyal dokularını ve dengelerini tehdit eden bu soruna kayıtsız kalamayarak çözüm arayışına yönelmiş ve sonuçta göç ve iltica hareketlerine yönelik bir dizi uluslararası hukuk normu oluşmuştur. Çeşitli antlaşmalar, sözleşmeler ve bildirgeler üzerinden hayata geçirilen bu uluslararası hukuk normları tüm diğer hukuk normları gibi her yeni durum karşısında gelişmeye devam etmekte, insanlığın kalıcı barış ve adalet arayışı günümüzde de sürmektedir. Bu arayışa rağmen insanlık 21. yüzyılda da savaşların ve katliamların önüne geçememiştir. Ortadoğu'da önce Irak ve hemen ardından Suriye'de patlak veren savaş / iç savaşlar milyonlarca insanın başka topraklara doğru kaçmasına neden olmuş, insanlık ailesi bir kez daha barış ve adalete dair geliştirdiği normların zayıflığıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır. Suriye iç savaşından kaçarak komşu ülke Türkiye'ye sığınan 3 milyona yakın insan vardır ve bunların 2 milyondan fazlası kadınlar ve çocuklardır. Bu çalışmada tarihi seyri içinde mülteci hukukunun gelişimi, uluslararası mülteci hukuku, mülteci hukuku açısından Türkiye'nin mevzuatı ve özellikle Suriye iç savaşından kaçan kadın ve çocukların hukuki ve sosyal sorunları ele alınarak değerlendirilmeye çalışılmıştır.
